Söyleyemem derdimi kimseye, dermân olmasın diye
inleyen şu kalbimin sesini ağyâr duymasın diye
Sakladım gözyaşımı vefâsız o yâr görmesin diye
inleyen şu kalbimin sesini ağyâr duymasın diye..
türk sanat müziğine olan tutkumdan bahsetmeyeceğim yahu! tamamen başka bir yazı olacak bu şimdi.. bu yukarıdaki bir espriydi.
zamanında bilemediğimiz değer vermelerin artık su üzerine çıkıyor oluşu ve tahammülsüzlüğümüzün suratımızdaki gülümsemeye yansıdığı şu dönemde, msn'de adı aniden aşağıda beliren bu insanla, tek bir cümlede tekrar bir araya gelişimiz üzerinden yaklaşık iki ay geçmiş bulunmakta...
zamanında yaşadığım bütün kimliksel ve hiçbir zaman tanımlayamadığım isteksizliklerimin yanında her zaman kapımı çalmış bir insan olaraktan şu an şu dakika da ecemden özür diliyorum.
28 mart doğum günü olan, yæni bugün doğan zamanın makbilesi, dilberi, zamanında beni en çok güldüren bu insanla tanışmamız, görüşmelerimiz her zaman ama her zaman bir sıkışma, bir entrika, bir gariplikle ilerlemiş olsa da, şu an, şu günde bu durumda olduğum için, bu cümleyin bitirirken gülümsüyorum..
kendisine yine zamanında yakıştırdığım "supergirl" sıfatını hala güvenle ve kararlılıkla koruyor olmasından bu yana iki sene geçti, güçlü oluşuma güç katan görüşleri ve umursamaz tavrıyla, tam anlamıyla bir happy-go-lucky olarak mantığımın sınırlarını zorlayan ve bu şekilde edindiği dayanma gücüne beni imrendiren canım arkadaşım.
"the sky is full of memories" dediğim zaman beni eminim ki en iyi anlayan supergirl olaraktan bizim şu anda çok ama çok iyi bir yere gelebildiğimizi ve artık eskinin çok geride kaldığını anlayarak, amacımızın bundan sonra hep o günleri anarak gülmek aynı zamanda eksik olsa da üzerine yenilerini eklemektir. hep hayatımda olman dileğiyle be!
köhne bir müzikholde, yaşlandığım vakit, nikotinden sararmış parmaklarıma aldırmadan, gelip beni oradan kaldıracak, hatta kaldırmadan yanıma oturup beni orada güldürebilecek kapasiteni ve kabiliyetini seviyorum.
iyi ki doğmuşsun.
en sevdiğim fotoğrafın da bu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder