26.3.10

Precious: Based on the Novel Push by Sapphire; Love ain't done nothing for me




bir kaç dakikalığına farklı olduğunuzu hayal edin, fakat bu farklılığın sizi yerin dibine çekeceğini düşünün, acımasızlığın en sertiyle baş etmek zorunda kalacağınızı hayal edin, aşağılanma ve dalga geçilmenin en ağırını yaşadığınızı..

kime koşardınız ?

elbette ki ailenize, gün içinde ne yaşarsanız yaşayın, eve gittiğinizde bir huzura sahip olmak zorundasınız bir çoğunuz, salonda olmazsa, odanızda. odanızda da olmazsa illa ki mutfakta veya bir yerde.

içinizdekileri anlattığınız zaman size inanacak olan bir anne veya bir baba, arkadaş, sevgili mutlaka olmalıdır etrafta.

diyelim ki bunların hiçbiri yok ve en başta bahsettiğim, sokakta, farklılığınızdan dolayı yaşadığınız bütün o aşağılamaların en ağırını evinizde yaşıyorsunuz...

artık empatilere dayalı tutarak bu yazıyı daha da karanlık bir hale getirmek çok gereksiz olacak.

yönetmen koltuğunda lee daniels'ı görüyoruz,
ikinci filmi olan precious based on the novel push by sapphire görüp görebileceğiniz en sarsıcı hayat hikayelerinden biri.

öz babasından bir sakat çocuğu olan ve bir ikincisine hamile olan 16 yaşındaki obezite hastası, precious'un, okuldan atılıp, sorunlu gençlerin gönderildiği okula gitmesiyle başlıyor macera. harlem'in tüm gerçekliğiyle izlediğimiz film aslında bizim de yaptığımız utanç dolu dalga geçme ve farklı olanı yadırgama alışkanlıklarımızı (hepimizde var bu) yüzümüze tokat gibi vuruyor. (pek kilişe oldu)

ama filmdeki en önemli etmen kesinlikle mo'nique oldu benim için, öz kızına tecavüz eden kocasının evi terketmesiyle birlikte, mo'nique'de başlayan öfke tamamen precious'a yönelir, "beni neden sevmedi, seni sevdi" psikolojisiyle, kızına ettiği küfürler, aşağılamalar ve durduk yerde kafasına fırlattığı, tava, tabak, saksı vb nesnelerle, son hızla intihara sürüklüyor kızını. tahminimce, o öfkeyi ve o iğrençliği ekrana bu kadar çarpıcı yansıtmak çok yerinde bir yetenek gerektiriyor, ki zaten en iyi yardımcı kadıncı oscar'ını da aldı.



gabourey sidibe (precious) üniversite için para biriktirmeye çalışan bir genç kızken, birden bire, sandra bullock, meryl streep gibi isimlerle en iyi kadın oyuncu oscar'ına aday oldu.

film mo'nique in aldığı en iyi yardımcı kadın oyuncu oscar'ının yanında bir de geoffrey fletcher'ın elinden çıkma, en iyi uyarlama senaryo oscar'ını da aldı.

hak etti mi derseniz.
gidin görün,
sonuna kadar haketmişler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder