10.4.11

take care take care take care

explosions in the sky'ın adamı böyle tırmandıran, tırmandıran, tırmandıran, sonra da birden çat diye aşağı bırakan albümü. kapağa bakmak bile size bir adım attıracaktır.


last known surroundings
ne denir ki albümün ilk şarkısından kararımı verdim, sabah akşam fon müziği olacak bunlar bana, gittiği yere kadar, acayip bir büyü bu şarkı. acaba bir tek bana mı hissettiriyor bunları diye düşünmüyor değilim. düşünüyorum ama, yüksek sesle herhangi bir yerde çalmaya başlasa ben hafif gözleri kısıp, sigara yakmayacak, bir şeyler hissetmeyecek adam tanımıyorum ve tanımamalıyım zaten. 8 dakika 22 saniyelik bir başka ömür. bir şarkıya ömür biçmek. şarkılar. of.

human qualities
ciddi anlamda patients vokalleri barındırıyor içinde. yine 8 dakikalık bir şarkı. uyku arkadaşınız varsa, dinleyin beraber. benim yok. ama olsa dinlerdim bu şarkıyı. bir sessizlik hikayesi, finding neverland.

trembling hands
oldukça yoğun bir şarkı olmuş. ruhen de kertiyor, bedenen de kertiyor. sanırım tırmanışın en zorlu kısmı falan. öfkeli oldukça. kızgın, ya çok sıcak ya da çok soğuk. ya nefessiz kalmak ya da çok fazla oksijene bulanmak. başınız döndü değil mi. benim hep dönüyor. geçer. neyse bu şarkı 3 dakika, 8 dakika olsa. bu saydığım uçlardan birinde, uç'ardınız.

be comfortable creature
yine 8 dakikalık başka ömür. bu sefer çok sakinim. daha olgunum, daha aklı başındayım, hatta utanmasam, "bu albümü keşke dinlemeseydim, şimdi bir döngü başlayacak" diyorum. bu şarkının aklıma getirdikleri; hiçbir şeyler. hiç kuruları, evden uzaklar. evlere dönüşler. gürültüler. haftasonu uğultuları. pazar kahvaltıları. şarkı ilerledikçe zamanın hızı artıyor. ellerimi nereye koyacağımı bilemiyorum ben şimdi.

postcard from 1952
geçmiş, geçmiştir işte hepsi bu. albümün geneline baktığımızda süresi yine aynı karar. bahçeden kopardığın, domates salatalık ve biberler. ayağına dolanan sarmaşıklar. herhangi bir savaşın unutulmamış yaraları henüz oralarda bir yerlerde. herhangi bir çocuğun parçalanmış vücudu, bir yerlerde. bu şarkı bir yüzleşmedir.

let me back in
sanırım bana en çok koyan şarkı bu. anne sesleri var arkada bir yerlerde. "hiçbir kadın doğuramaz mı beni yeniden" demişliği var bir adamın. o geldi aklıma direk. çok bir şey diyecek halim kalmadı şu an.

albüm kertiyor beyler.

1 yorum:

  1. Her ne kadar pekçokları tarafından kendini tekrar etmekle eleştirilseler de EITS olunca tekrarlar bile zevkli oluyor. Şikayet edemem. Ve bu arada Sleepmakeswaves kesinlikle şans tanınmayı hakediyor.

    YanıtlaSil